Yetişkinler Pssstifadesini kullanıyor mu?
Anadili İngilizce olan kişinin cevabı
Rebecca
Yetişkinler genellikle Pssstşaka olarak kullanmazlar. Çoğunlukla çocuklar tarafından kullanılır. Pssstresmi durumlarda kullanılmaz.
Rebecca
Yetişkinler genellikle Pssstşaka olarak kullanmazlar. Çoğunlukla çocuklar tarafından kullanılır. Pssstresmi durumlarda kullanılmaz.
04/18
1
particular yerine kullanılabilecek bazı kelimeler nelerdir?
Particularburada her şeyden daha spesifik bir şeye atıfta bulunmak için kullanılır. Bu özel bağlamda, bunun yerine special, specific, certainkullanabiliriz.
2
Refugeeve exodusarasındaki fark nedir?
Refugee(mülteciler) savaş, dini, siyasi veya ekonomik zulüm nedeniyle evlerinden veya ülkelerinden kaçan insanlardır. Öte yandan, Exoduskitlesel yer değiştirme, yani kitlesel göç anlamına gelir. Başka bir deyişle, refugee exodus bir parçası olarak görülebilir, ancak bu, refugee exodusyol açtığı anlamına gelmez. Örnek: The number of refugees displaced by environmental change is growing. (Değişen koşullar nedeniyle kaçan mülteci sayısı artıyor) Örnek: Every year, there is a mass exodus of retirees to sunny vacation spots in the South. (Her yıl, emeklilerin daha sıcak olan Güney'e kitlesel bir göçü var.)
3
Burada demand yerine conditionderseniz, nüans nasıl değişir?
Burada Conditionolduğunu söyleyebilirsiniz, ancak nüanslar biraz değişecek. Condition, örneğin bir conditionsolsa bile, her iki taraf için de avantajları olan bir uzlaşma anlamına gelir. demandise kişinin gerçekten ne istediği, değiştiremeyeceği bir şey anlamına gelir. Tabii ki, taviz verilmeyecek. Örnek: I'll help you with one condition. You have to buy us ice cream afterwards. (Seninle 1 şartla işbirliği yapacağım, sonra bana dondurma al) Örnek: She's demanding to see you. Otherwise, she won't leave. (Seni görmek istiyor, yoksa geri dönmeyecek.)
4
breathe it inneden bu sahnede? Ve itne anlama geliyor?
Maui kendisi hakkında narsist bir şarkı söylüyor. yes, it's really me, Maui, breathe it inbahsettiğinde breathe it in, 'anlamak, kabul etmek' anlamına gelen let it sink it.'a benzer bir anlam ve nüansla kullanılır. Itişaret ettiği belirli bir nesne yoktur ve bu cümlenin amacı Maui'nin büyüklüğünü vurgulamak ve Moana'yı onunla aynı odada olduğu için kendinden geçirmektir. Yukarıdaki cümlede durum böyle değildir, ancak breathe it inkullanıldığında kelime anlamı olarak "birisine çevrenizdeki havayı veya çevrenizin kokusunu/kokusunu solutmak" anlamına gelir. Örnek: I love the smell of freshly baked cookies. Breathe it in! (Taze pişmiş kurabiyelerin kokusunu seviyorum. (Kokuyu içinize çekin!) Örnek: The air is so fresh by the ocean. Breathe in that air! (Bence deniz havası çok ferahlatıcı, içinize çekin!)
5
Quitedil veryfarklı mı anlama geliyor?
Quite(oldukça), fairly(biraz), rather(önemli ölçüde), somewhat(biraz) ve relatively(nispeten) ile benzerdir. Ama dört kelimenin de ortak bir yanı var, değil mi? Sadece tüm bu kelimeler belirli bir değer düzeyine sahip, ancak verykadar kesin değiller. Örnek: This shirt is quite nice. (This shirt is rather nice.) (Bu gömlek oldukça iyi. = Bu gömlek oldukça iyi.) Örnek: Work has been quite smooth this week. (Bu haftaki çalışma haftası oldukça sorunsuz geçti.)
İfadeyi bir testle tamamlayın!
Elsa! Haberiniz olsun! Elsa!