'emnedir?

Anadili İngilizce olan kişinin cevabı
Rebecca
'em, Them'in kısaltmasıdır.

Rebecca
'em, Them'in kısaltmasıdır.
12/11
1
Bigger than [one's] feetbir deyim midir?
Hayır, bu bir deyim değil, bir kelime oyunu! Burada hobbitler konuşuyor ve Esav'da hobbitler büyük ayaklara <반지의 제왕="">sahip olmakla karakterize ediliyor. Bu yüzden hobbitlerin ayaklardan daha büyük kalpleri olduğu söylenir, bu da nazik ve iyi kalpli olmanın bir metaforudur. Hobbitlerin nezaketini vurgular. Örnek: Her heart's bigger than an airplane, that's how kind she is. (Kalbi bir uçaktan daha büyük, işte bu kadar güzel.) Örnek: It's like his heart is bigger than anything. (Herkesten daha büyük bir zihni var)</반지의>
2
(Be) ifadesi highnedir?
Highkelimesinin birçok anlamı vardır. Bu videoda be high, büyük bir heyecan veya mutluluk halini ifade ediyor. Küçük kızın şovunu gördükten hemen sonra gerçekten heyecanlandığını söylüyor. Bununla birlikte, çoğu being highyasadışı uyuşturucu kullanımı ile ilişkilidir. Ancak bazen, sizi heyecanlandıran veya parlak hissettiren insanlar, şeyler veya performanslar için de kullanılır. Bu videoda olduğu gibi, bu highkullanılan örnek bir cümledir. Örnek: Skydiving gives me such a high. I can't wait to get back in the air! (Paraşütle atlamak beni heyecanlandırıyor, gökyüzüne geri dönmek için can atıyorum.) Örnek: She is very high on life. She is very adventurous and always making the most of every situation. (Hayatından çok memnun, maceracı ve her zaman her durumdan en iyi şekilde yararlanıyor.) Örnek: Runners often talk about the high they get after their strenuous workouts. (Koşucular genellikle zorlu bir antrenmandan sonra gelen 'high' (runner's high) hakkında konuşurlar.)
3
Sauna ile genellikle takefiiller kullanılır?
Evet! Aslında, bazen birlikte kullanıyorlar, bazen kullanmıyorlar. take a saunasaunaya girmek demektir. take a showergibi bir şey. Ancak isim ve temel saunaolarak da kullanılabilir. İsim olarak kullanımı daha yaygındır. Örnek: We went to the sauna this afternoon. (Bu öğleden sonra saunaya gittik) Örnek: I'm going to take a sauna later. (saunayı daha sonra yapacağım) Örnek: Does she want to sauna? (Sauna yapmak istiyor mu?)
4
'emnedir?
'em, Them'in kısaltmasıdır.
5
precedent bustingne anlama geliyor? Bu resmi konuşmalarda kullanmak için uygun mu?
Buradaki precedent-bustingkelimesi, appointments(atama) süsleyen bileşik bir sıfattır, yani atamalar nadirdir ve Bakanlar Kurulu'nun beklentilerini kırar. Bu iki kelimeyi birlikte kullanmak alışılmadık bir durum değildir, ancak bu durumda iyi çalışırlar! Örnek: Having three managers at the store is a precedent-busting occurrence. We used to have only one. (Bir mağazada üç yöneticinin olması duyulmamış bir şey, çünkü sadece bir tane vardı.) Örnek: The town elected its first female mayor! I'd say that's precedent-busting. (Kasabanın ilk kadın belediye başkanı seçildi, geçmişin geleneklerinden bir kopuş.)
İfadeyi bir testle tamamlayın!
Sayımı kaybedene kadar onları geri at.